Şimdi Efes’in tarihini anlatacak değilim sizlere ama çok
mühim bilgiler içeren fotoğraflarla süslediğim bir yazıya başlamış
bulunuyorsunuz. Belki de Türkiye’nin en meşhur kalıntılarının içeren, Türkiye
reklamlarında kütüphanesi ile mutlaka boy gösteren Efes’i gezmeyeniz yoktur. Bu
şansı benim gibi geç ele geçireceklere ise birkaç hayati tavsiyem var.
Efes oldukça büyük bir alanda kurulu ve açık alan olduğu ve maalesef
hala gece gezme şansımız olmadığı için sıcak günlerde erken saatlerde gezmemiz
gerekir. Yoksa ısınan taşlar iyice bacaklarınıza ateş üfleyebilir.
Mutlaka enseyi de kapatacak iyi korumalı bir şapka almalı. Yanınızda
yoksa hemen Efes girişindeki şapkacılarda da güzel modeller mevcut. Ama en az
20 tl.nizi alıyorlar. (Mayıs 2013 rakamları)
Güneş kremi açık alanlara mutlaka sürülmeli, çünkü gezmek en
az 1 saat, hakkını vererek gezmek ise daha uzun zaman alıyor.
Çıkışa kadar su, yiyecek temin edebileceğiniz yer yok. Su tedariki şart.
Rahat kıyafetler ve yürüyüş için sağlam ayakkabılar. Taşlarda
hoplaya zıplaya yürüyeceksiniz.
Kalabalığa karşı sabır. O kadar inanılmaz bir kalabalıkla
karşılacaksınız ki, bazı yerleri es geçmek isteyebileceksiniz.
Yamaçevler hala kazılıyor, daha bitmemiş. Üstelik giriş 15
tl, yeniden değerlendirilebilir.
Her Türk vatandaşının Efes’i gezerken müze kartı olması şart
çünkü müze giriş bedeli neredeyse müze kartın bir senelik tam bedeline yakın. Hem
de bilet sırası yok, hızlı geçiş garanti.
Kütüphanenin yıkık iken nasıl yeniden dikildiğine dair
resimler var, gayet ilginç.
Kütüphane manzaralı hatıra fotosu şart, bir sürü yerden
güzel manzara alınabilir. Daha da bir sürü güzel fotoğraflık manzara mevcut.
Çıkışa yakın uzaklık belirtir mil taşlarının dizilimi de
gayet ilginç, kaçırmamalı.
Efes’ten çıkışta sanki onun yapışık ikizleri gibi lanse
edilen Şirince’ye de gidilecekse, karın tok olmalı ki, şarap tadımları
çarpmasın. Şirince çok küçük bir yer, fazla beklentiye girilmesin.
Hele hele Meryem Ana Kilisesi de ziyaret edilecekse, bir mum
yakmalı, bölgenin ilginç hikayesini okumalı, peçetelerle dilek dilemeli, şifalı kutsal suyundan içmeli ve kuş seslerin
eşlik ettiği bu huzur dolu mekan iyice hissedilmeli.
Yoruldunuz artık, iyice dinlenmeli.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder