20 Ağustos 2013 Salı

Sancho ile Don Kişot



Yıllar yıllar önce bir otobüs yolculuğuna çıkarken yanımda hiç kitabım olmadığına utanıp Aşti’den aldığım iki kitaptan biriydi Don Kişot. Alırken uygun fiyata tav olmuş bir yandan da acaba çeviri iyi midir diye şüpheye düşmüştüm. Diğer kitap Uğultulu Tepeleri’n ihtiras, intikam dolu satırlarını o yıl içinde okumuş bitirmiş ama Don Kişot’u bir kere elime alıp maymun iştahımın kurbanı olarak 5-10 sayfa okuduktan sonra bırakmıştım.
Sonra yıllar sonra bu sene bir tanıdığın “Don Kişot’u insan hayatta 3 kere okumalı: gençken, olgunken ve yaşlıyken” cümlesine takılıp bizim kızlarla miskin ilerleyen kitap kulübünü de fırsat bilerek kitabı tekrar başucuma koydum umutsuzca. Neyse ki kulüpte bir dinginlik vardı da uzun müddet başucumda konuk olabildi kitap.
Ha ilk günler sıkılmadım mı, sıkıldım. Don Kişot ve uşağının maceraları birbirini tekrar eden cinstendi. Çok fazla mizah duygusu olmasa da Don Kişot’un bilinç  altındaki şövalye tutkusunu ağır ağır okudum.  Avrupa’nın ilk kurgu kitap, romanlarından sayılan bu kitaba saygımdan bazen üfleyerek de olsa devam ettim. Sonra İspanya’nın kırsalını hayal edip ben de bu gruba katıldım macera yaşamak için. Yer yer başucu cümleleri ile karşılaştım.  Endülüslülerden çok bilge ve iyi insanlar olarak bahsedilmesine rastladım. Bunu bazen Don Kişot’un çok doğrucu bir insan olmasından dolayı olduğunu sandım, bazen de yazar Cervantes’in bu romanı hapishanede iken bir Endülüslüden aldığına dair dedikodulara bağladım bu durumu.  Türk gücünden korkulması ile ilgili cümlelere rastladım. Bu cümlelerde çevirmenin etkisi var mı, yoksa dönemin Osmanlı imparatorluğunun yükselme dönemine denk gelmesinin etkisi mi var, tarttım. Nedense aklıma hep İspanyanın güneyindeki yer yer çöle eşlik eden ağaçlık yerler geldi.
Kitap beni almaya başladı. Kitaba hayran oldum ve yıllardır okumadığıma pişman olduğum  bölüm ise Don Kişot’un uşağı Sancho’nun kandırılarak valilik yaptığı sıra kendisine verdiği 10 maddelik demeç oldu. Keşke bütün politikacılar Don Kişot gibi deli olsa dedim. Keşke bütün politikacılar Sancho gibi vefalı, adil olsa dedim sonraki sayfalarda …Keşke herkes Don ve Sancho gibi az biraz deli, az biraz saf, dürüst olsa… Dünya daha güzel olurdu..
İyi ki dedim kendimi zorlayarak da olsa bu kitabı okumuşum, yıllar sonra okunacaklar listeme koydum bu klasiği…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder