Yıllar yıllar önce bir otobüs yolculuğuna çıkarken yanımda
hiç kitabım olmadığına utanıp Aşti’den aldığım iki kitaptan biriydi Don Kişot.
Alırken uygun fiyata tav olmuş bir yandan da acaba çeviri iyi midir diye
şüpheye düşmüştüm. Diğer kitap Uğultulu Tepeleri’n ihtiras, intikam dolu
satırlarını o yıl içinde okumuş bitirmiş ama Don Kişot’u bir kere elime alıp
maymun iştahımın kurbanı olarak 5-10 sayfa okuduktan sonra bırakmıştım.
Sonra yıllar sonra bu sene bir tanıdığın “Don Kişot’u insan
hayatta 3 kere okumalı: gençken, olgunken ve yaşlıyken” cümlesine takılıp bizim
kızlarla miskin ilerleyen kitap kulübünü de fırsat bilerek kitabı tekrar
başucuma koydum umutsuzca. Neyse ki kulüpte bir dinginlik vardı da uzun müddet
başucumda konuk olabildi kitap.
Ha ilk günler sıkılmadım mı, sıkıldım. Don Kişot ve uşağının
maceraları birbirini tekrar eden cinstendi. Çok fazla mizah duygusu olmasa da
Don Kişot’un bilinç altındaki şövalye
tutkusunu ağır ağır okudum. Avrupa’nın
ilk kurgu kitap, romanlarından sayılan bu kitaba saygımdan bazen üfleyerek de
olsa devam ettim. Sonra İspanya’nın kırsalını hayal edip ben de bu gruba
katıldım macera yaşamak için. Yer yer başucu cümleleri ile karşılaştım. Endülüslülerden çok bilge ve iyi insanlar
olarak bahsedilmesine rastladım. Bunu bazen Don Kişot’un çok doğrucu bir insan
olmasından dolayı olduğunu sandım, bazen de yazar Cervantes’in bu romanı
hapishanede iken bir Endülüslüden aldığına dair dedikodulara bağladım bu durumu.
Türk gücünden korkulması ile ilgili
cümlelere rastladım. Bu cümlelerde çevirmenin etkisi var mı, yoksa dönemin
Osmanlı imparatorluğunun yükselme dönemine denk gelmesinin etkisi mi var,
tarttım. Nedense aklıma hep İspanyanın güneyindeki yer yer çöle eşlik eden
ağaçlık yerler geldi.
Kitap beni almaya başladı. Kitaba hayran oldum ve yıllardır
okumadığıma pişman olduğum bölüm ise Don Kişot’un uşağı Sancho’nun kandırılarak
valilik yaptığı sıra kendisine verdiği 10 maddelik demeç oldu. Keşke bütün
politikacılar Don Kişot gibi deli olsa dedim. Keşke bütün politikacılar Sancho
gibi vefalı, adil olsa dedim sonraki sayfalarda …Keşke herkes Don ve Sancho
gibi az biraz deli, az biraz saf, dürüst olsa… Dünya daha güzel olurdu..
İyi ki dedim kendimi zorlayarak da olsa bu kitabı okumuşum,
yıllar sonra okunacaklar listeme koydum bu klasiği…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder